25 Aralık 2013 Çarşamba

Blistex MedPlus ve Blistex Lip Tone

Gönderen Unknown zaman: 06:06 0 yorum


Kış iyiden iyiye kendini hissettirmeye başladı. Montlar eldivenler atkılar bereler yerlerinden çıktılar. Soğuğa maruz kalan cildimiz kuruyup çatlıyor, özellikle dudaklar. Bu dönemde iyi bir nemlendirme ve bakım şart. 


Geçen sene keşfettiğim Blistex MedPlus adeta kurtarıcım oldu. Yüzüm ya da ellerim soğuktan çok da fazla etkilenmezken dudaklarım çok az bir rüzgarda bile kuruyup çatlıyor ve iyileşmesi epey zaman alıyor. Sıcak klima rüzgarı bile yetiyor kurutmaya. O yüzden kış aylarında çantamdan asla çıkmayan bir ürün Blistex MedPlus. 


Hafif bir mentol kokusu var ve sürüldüğünde çok az bir yanma hissediliyor. Hem koruyor hem besliyor. Çok yoğun çatlamalar yaşadığım dönemlerde birçok ürün kullandım fakat hiç birinden bu kadar hızlı ve etkili sonuç almadım. 


MedPlus tan çok memnun kaldığımdan bir de renkli form Lip Tone deneyeyim, hem bakım yapsın hem renk versin istedim ama hiç de umduğum gibi çıkmadı bu ürün.  Hem dokusu dudak için çok katı, hem de kokusu güzel değil. Beklentilerimi karşılamadı. Kısacası tavsiye etmiyorum.





















Sizler dudak bakımınız için kış aylarında neler kullanıyorsunuz?

6 Aralık 2013 Cuma

Orly Secret Admirer Oje

Gönderen Unknown zaman: 07:20 0 yorum




Bu ojeyi yaz tatilinde bir eczaneden almıştım. Bu renk ojeleri çok severim, gösterişten uzak bakımlı bir görünüm sağlıyor. 

Bugüne kadar kullandığım ojeler içinde ambalaj olarak en büyüğü fiyatı 20 tl civarıydı yanlış hatırlamıyorsam. 



Çok çabuk kuruyor. En çok bu özelliğini beğendim, çünkü sürer sürmez ille de bulaştıracak bir yer buluyorum. Formaldehit, toluen gibi zararlı kimyasallar içermiyor o da ayrı bir güzelliği.

Gerçek rengini görmek için iki kat sürmek gerekiyor.




Manikürsüz tırnaklarım ve çatlamış ellerim için kusura bakmayın ojenin güzelliğine odaklanın :)

Eczanelerde ve bazı online alışveriş sitelerinde bulabilirsiniz.

30 Kasım 2013 Cumartesi

FreeShop Ganimetleri

Gönderen Unknown zaman: 04:00 0 yorum

Ay başında iş nedeniyle Kıbrıs'a gitmiştim. Ee tabi havaalanında freeshop'a uğramadan edemedim.
Arada uçurum bir fark yok aslında ama insan kendini tutamayıp alıyor da alıyor. Sigara ve alkol tüketenler için oldukça avantajlı tabi, bu bölüm benim ilgimi çekmediğinden kozmetik ve çikolata raflarından kendimi alamadım.





Kardeşim için 1 Million,kendim için de karar veremediğimden hem Chloe, hem Chloe Love aldım. Daha önce hiç kullanmamıştım,ikisine de bayıldım.Aslinda çiçek kokusundan doalyı ikisi de  bahar aylarına daha uygun ama biraz hevesimi alayım.Hafif Gratis indiriminden aldığım Euphoria'mı hemen rafa kaldırdım.


Clinique Chubby Stick üçlü ruj ve  Clinique üçlü maskara setini de almadan edemedim. Rujları daha önce başka bir yerde denemiştim fakat istediğim rengi kalmadığından alamamıştım. Tam isabet oldu. Maskarayı henüz kullanamadım.


Rujlar ve maskaranın ayrıntılı yazısını yazacağım.





Chloe hakkında ne düşünüyorsunuz? Kullananlar yorumlarınızı bekliyorum.





28 Kasım 2013 Perşembe

Physicians Formula Youthful Wear 3 in 1 Concealer

Gönderen Unknown zaman: 06:11 1 yorum


Malumunuz kış geldi ve feci halde gribe yakalandım, hastalık sezonu hayırlı uğurlu olsun. Bölük pörçük bir uyku da üstüne eklenince sabah aynada karşılaştığım görüntü hiç de hoş değildi. Koyu renk halkalar gelip yerleşmişti gözaltlarıma.

Henüz kullanmadığım Physicians Formula Concealer’ı bir deneyeyim dedim. Youtful serisi 10 yaş daha genç görünüm vaat ediyor. İçerisinde Hyarulonik asit ve ceramidler bulunması kapatıcı etkisinin yanında bakım yapmasını da sağlıyor. Diğer kapatıcılarda olmayan bu özelliği çok hoşuma gitti. Nemlendiriyor ve ince çizgilere de bakım yapıyor. Hem makyaj hem bakım ikisi bir arada.




Fırçalı başlık ile az miktarda gözaltlarımıza sürüyoruz. Daha sonra diğer uçtaki roller ball ile dairesel hareketler uyguluyoruz. Bu da masaj etkisi yaparak kan dolaşımını hızlandırıp morlukları gideriyor ve canlanma sağlıyor. Arkasından stick ucu ile son hamlemizi yapıyoruz ve kapatıcı özelliğinden faydalanıyoruz. Sonuç: Aydınlık bir görünüm,gözaltı morlukların da ve halkalarda belirgin azalma.




Ben çok sevdim. Denemenizi tavsiye ediyorum. Özellikle çok 
koyu halkalardan şikayetçi olanlar mutlaka denemeli.

www.ataecza.com da ve birçok eczanede rahatlıkla bulabilirsiniz.

27 Kasım 2013 Çarşamba

Nivea Duşta Vücut Kremi ve Hindistan Cevizli Duş Jeli

Gönderen Unknown zaman: 08:51 0 yorum

Soğuk havanın iyiden iyiye kendini göstermesi ile kuruyan cildimizi nemlendirme çabalarına girdik şu günlerde. Eller,dudaklar,yüz ve vücut soğuğa karşı kuruyarak ve çatlayarak yanıt veriyor. Derhal önlem almalıyız. Bu sırada dönen reklamlara kayıtsız kalmamak elde değil. Bir ilk olarak nitelendirilen Nivea nın duşta vücut kremi de merak uyandırıyor pek tabi. Bebek ve vücut yağlarından farklı olarak krem formunda. Bir Gratis ziyaretimde alışveriş sepetime girmeyi başardı. Beraberinde Hindistan cevizli duş jeli de hediye.


Badem yağı içeriyor, doğal olarak cilt bakımında önemli yeri var badem yağının,besleyici ve onarıcı nitelikte. Tabi bunu yanında bir çok kimyasal da var içinde.
Cilt bakımı için çok vakti olmayanların tercih edebileceği bir ürün. Duşta kullanıldığı için,sonrasında nemlendirme için ayrıca bir ürün kullanma zahmetine girmiyorsunuz.Duş jeli ile yıkanıp durulandıktan sonra bir miktar avuç içine dökerek ıslak vücudunuza sürüp tekrar durulamak yetiyor. Fazla zaman harcamadan cilt bakımınızı tamamlamış oluyorsunuz.


Benim tek beğenmediğim yanı  cildimi çabucak yağlandırması oldu,sanırım  da kuru ciltler için olanını tercih etmemden kaynaklandı. Yine de özellikle bacak bölgesinde oluşan kuruma ve çatlamalara çözüm oldu.


Duş jeli de idare eder nitelikte,kokusu fena değil.Çok kolay durulanmıyor.Tekrar tercih edeceğimi sanmıyorum.



Bu ikiliyi denemek isterseniz makul fiyata, marketler ve eczanelerde bulabilirsiniz.

31 Ekim 2013 Perşembe

Loreal Extraordinary Oil Saç Bakım Yağı

Gönderen Unknown zaman: 15:12 0 yorum
Denedim ve kesinlikle beklediğimden daha fazlasını verdi. Bu saç bakım yağından bu kadar memnun kalacağımı düşünmemiştim. 




Duştan sonra nemli saça sadece bir kaç damla..
Hafifçe saçlarımı karıştırıyorum ve arkasından dilediğim gibi kurutup şekillendiriyorum. Eşsiz bir parlaklik ve yumuşaklık vermesinin yaninda saçın kuruma süresini de kısaltıyor. Üstelik kokusu da oldukça güzel ve hafif. İsterseniz  saçı kuruttuktan sonra şekillendirmede, dilerseniz de şampuanlama öncesinde yoğun besleme amaçlı kullanabilirsiniz.Bitkisel özler içeriyor.Saçı agırlaştırmadan ve yağlı bir his bırakmadan parlak bir görünüm ekstra yumuşaklık sağlıyor.Fiyatı 20 TL, indirim uygulayan mağazalarda 14 e kadar düşebiliyor. 
Loreal Extraordinary Oil günlük saç bakımımın vazgeçilmez bir parçası oldu.
Kısacası ben çok beğendim ve sizlere de tavsiye ediyorum.


6 Ekim 2013 Pazar

Mutlu Pazarlar

Gönderen Unknown zaman: 03:04 1 yorum


Herkese merhaba yeniden...
Malum haftaiçi hava buz gibiydi ve bugün biraz daha ılık gibi. Bu Pazarı evde geçiriyorum temizlik duygularım depresti, temizlik yaptım. Birazdan oğlumu uyutup yeni başladığım kitabımı okur kahve keyfi yaparım. Debbie Macomber in şu meşhur serisinden ikinci kitap Bir Yumak Mutluluk. İlk kitabı Küçük Mucizeler Dükkanı ni okuyalı epey oldu, geçenlerde bir kitapçıdan serinin diger kitaplarını da aldım, herkes çok severek okuduğunu söylüyor. Eminim ilk kitap gibi hepsi şahanedir...

Hepinize musmutlu Pazar'lar.

Günün tuyosu: Dudağınızda mat bir görünüm elde etmek için gereken şeyler aynı tonlarda bir allık ve lipstick. Önce dudaklara lipstick uygulayın ve arkasından parmağınız yardımı ile allığınızı sürün. Basit ve zahmetsizce...



4 Ekim 2013 Cuma

Ürün İncelemeleri Vol. 3

Gönderen Unknown zaman: 06:44 1 yorum
Taze Bitenler 

Estee Lauder İdeal Light Concealer
Estee Lauder Sumptuous Extreme Maskara
Estee Lauder Double Wear Göz Kalemi
Bio-Oil Cilt Bakım Yağı



Estee Lauder İdeal Light Concealer

Bu kapatıcıyı uzun zamandır kullanıyorum ve gerçekten çok memnunum. Göz çevremde çok fazla morluk olmadığından kapatıcılığı bana oldukça yeterli geliyor. Hafif ve ferahlatıcı bir yapısı var. Ambalajı da fırça ile sürülenlere göre oldukça pratik. Kalem şeklinde, arkasından çevirdiğinizde fırça ucuna içerik akıyor. Burada dikkat etmeniz gereken çok fazla çevirmemek;fazla akıp ziyan olabilir. Bir kaç kere sürdükten sonra ne kadar çevirmeniz gerektiğini kavrayabiliyorsunuz. Tabi ki tekrar alacağım ama bu sefer bir ton koyusunu tercih edeceğim çünkü yazın oldukça bronzlaştım. 



Göz altı morluklarından çok fazla şikayetçi olmayanlar için aydınlatıcı etki yaratacaktır. Koyu halkaları olanlar tercih etmesin, kapatıcılığı yetersiz kalır.




Estee Lauder Sumptuous Extreme Maskara



Estee Lauder Sumptuous Extreme Maskara

En sevdiğim maskaralarımdan. Sanıyorum 5-6 kutu bitirdim. Yapış yapış bir his bırakmıyor. Fırçası güzel tarama sağlıyor ve uca doğru inceldiği için homojen bir sürüşe imkan veriyor. Dolgunluk ve uzunluk açısından ortalama diyebilirim. Topaklanma yapmıyor. Su bazlı bir temizleyici ile kolaylıkla çıkıyor. Kirpiklerde dökülme yapışma yapmıyor. Örümcek ağı görünümü olmuyor. Kısacası ben çok seviyorum.
 Bu seferlik iki yeni farklı markanın maskaralarını  aldığımdan tekrar almayacağım.



Estee Lauder Double Wear Göz Kalemi

Gördüğünüz gibi dibine kadar kullanmışım. Akmıyor ve rahatça sürülüyor. Diğer tarafında aplikatör olması da bir avantaj buğulu görünüm istediğinizde kolaylıkla uygulayabiliyorsunuz, tabi benimki düştü. Yine su bazlı bir temizleyici ile kolaylıkla çıkıyor. Göz kapağının içi ve dışına da rahatlıkla uygulanabiliyor.
Kremsi yapısı ve zengin pigment içeriği ile benim beklentilerimi karşıladı. Bu sefer Lancome un kalemini aldığım için tekar almayacağım.

Webden alıntı bir fotograf,orijinalinde böyleydi.



Bio-Oil Cilt Bakım Yağı

Gündeme bomba gibi düşen bu yağı denemeden edemezdim tabi. Vaadediklerine bakılınca insan denemek için epey meraklanıyor. Cilt lekelerine, çatlaklara, yara izlerine, kırışıklıklara ve kuru ciltlere çözüm olduğu söyleniyor. Su çiçeği izleri,güneş yanığı lekeleri,ameliyat izleri,sıyrık izleri,böcek ısırığına varan bir çok alanda kullanılabiliyor. İçeriğindeki bir çok bitkisel özle birlikte  A ve E vitaminleri barındırıyor.Banyodan,duştan,güneşlendikten veya yüzdükten sonra kullanabilirsiniz. Ayrıca banyo yağı olarak kullanımı da mevcut. Ben nasıl kullanım derseniz, duştan sonra aklıma geldiği zamanlarda hamilelikten kalan belli belirsiz çatlaklarıma uyguladım. Pek de düzenli kullanamadım ama ciltteki besleyici etkisi inkar edilemez, kuruluk problemini de etkili bir biçimde giderdi. Ama tabiki bir mucize yaratmadı. Zaten Nuxe'un kuru yağını kullandığım için tekrar alacağımı sanmıyorum. Fiyatı 25 TL; eczanelerde, gratis ve büyük marketlerde bulablirsiniz.













27 Eylül 2013 Cuma

Ürün İncelemeleri Vol. 2

Gönderen Unknown zaman: 14:41 0 yorum
Bioderma Sensibio H2O ve L'oreal Makyaj Temizleme Suyu Karşılaştırması




Yeniden merhaba!

L'oreal'in yeni ürünü Makyaj Temizleme Suyunu duymayan kalmadı artık herhalde. Her yerde reklamını görünce bir Watson's ziyaretimde ben de bir deneyeyim dedim ve aldım. Normalde günlük göz ve yüz makyajında temizleyici olarak Bioderma H2O kullanıyorum ama merak işte. Fiyatı makul, reklamları da bi o kadar cüretkar olunca deneyip bir karşılaştırma yapıp, sizlerle paylaşmak istedim.Umarım faydalı olur.


  • İçerik olarak ikisinde de su,glikol ve gliserin var. Bioderma H2O'da ayrıca salatalık ektresi bulunuyor ve bununda hassas ciltte yatıştırıcı etkisi var. Bu da Bioderma ya artı bir özellik katıyor.
  • Koku olarak birbirine benzer hafif kokuları var. Akışkanlık ve yapı olarak da oldukça benzerler.
  • Göz makyajı temizlemede Bioderma biraz daha yetersiz kalıyor.Özellikle rimel ve eyeliner kullandığımda Bioderma ile temizledikten sonra makyajın tamamen çıkması için mutlaka ek bir ürün kullanmak zorunda kalıyorum. L'oreal biraz daha üstün bu konuda, daha kolay temizleme sağlıyor. İki üründe nazik ve hassas göz çevresinde rahatsızlık yaratmıyor.
  • Ten makyajında ise ikisi de aynı performansı gösteriyor ve gayet tatmin edici. 
  • Ambalaj olarak L'oreal 200ml lik şişelerde,Bioderma ise üç boy 100ml,250ml ve 500ml. Ayrıca Bioderma nın hassas ciltler, yağlı ciltler,nemsiz ciltler ve lekeli ciltler için  dört ayrı çeşidi var.
  • Fiyat olarak; L'oreal oldukça makul bir fiyata yanlış hatırlamıyorsam 15TL civarı. Bioderma ise normalde 500ml 60TL, bir alana bir bedava kampanyası oluyor. Bunun yanında; şu sıralar normal fiyatı 47.5 tl olan 250ml lik ambalajı kısa bir süre için 5 tl gibi şok bir fiyata. Henüz bu efsane ürün ile tanışmamış olanlar için harika bir fırsat.
  • Bana sorarsanız aralarında çok da belirgin bir fark yok (salatalık özütü dışında); ama ben yine de Bioderma H2O yu kullanamaya devam edeceğim. Aslında tonik gibi kullanıyorum da diyebilirim, çünkü göz makyajımı temizleyip yüzümü yıkadıktan sonra temiz cildime pamukla tekrar sürüp siliyorum hem temizleyici kalıntılarını arındırmış oluyorum hem de cildi nemlendirip yatıştırıyorum.
Umarım merak edenler için faydalı bir karşılaştırma olmuştur. Atladığım ve merak ettiğiniz başka sorular olursa cevaplamaktan mutluluk duyarım.



Pilates Sevdası

Gönderen Unknown zaman: 13:02 0 yorum
Uzun zaman önce neredeyse 4-5 yıl oldu;  internetten bir pilates seti satın almıştım. İçerisinde DVD si de vardı. Bir kaç gün topla yuvarlana zıplaya bir şeyler yapmayı denedim, sonra da hevesim geçti; bıraktım bir kenara.Oğlumun gazlı dönemlerinde kucağımda onunla birlikte zıplayıp gaz çıkartma amacı ile kullandığım büyük top dışındaki aletleri  nereye koyduğumu bile hatırlamıyorum. Doğumdan sonra kalan fazlalık birkaç kilomu vermek ve duruşumu düzeltmek istiyordum ama bir türlü bunun için bir girişimde bulunamadım. Sonunda beni tetikleyecek teklif arkadaşım Duygu'dan geldi. "Pilatese başladım,sen de gelsene." Bu tarz sportif faaliyetlerde nedense bireysel olarak feci sıkılıyorum. Daha önce de birkaç spor salonunda fitness ve yüzme için üyelik yaptırıp birkaç seferden sonra gitmedim ve param da boşa gitti.Ama bu sefer kararlıyım ve oldukça hoşuma gitti bu pilates işi. Haftada üç gün 1 saat eğitmen eşiliğinde çalışacağız, henüz iki seansa katıldım ve gerçekten faydalı olduğuna inanıyorum. İlk seanstan sonra bacaklarımda derman kalmadı o ayrı ama ilerleyen günlerde ağrı sızı kalmaz sanıyorum. Bir de vakit bulup yüzmeye gidebilirsem bitmek bilmeyen sırt ağrılarımdan da kurtulurum belki.Bakalım bu sefer devamlılık sağlayabilecek miyim? 

23 Eylül 2013 Pazartesi

Ürün İncelemeleri Vol. 1

Gönderen Unknown zaman: 06:25 0 yorum


Taze Bitenler: John Frieda Brillant Brunette Şampuan
                     Nuxe Huile Prodigiuse-Çok Amaçlı Kuru Yağ
                     Sebamed Roll-on Fresh
                     Avene Eau Thermale- Termal Su Sprey


İşte sonuna kadar kullanıp şişenin dibini gördüğüm ürünler :)


John Frieda Brillant Brunette Şampuan
Uzun süredir kullandığım ve oldukça memnun olduğum şampuanım yine bitti. Bu kaçıncı kutu bilmem. Kahverengi saçlara gerçekten ışıltı veriyor.Çok severek kullanıyorum ama uzun süreli kullanımda cansızlık ve saç dökülmesine neden oluyor. O yüzden arada başka markalar kullanıp tekrar buna dönüyorum. Saç kremi de ayrı güzel, birlikte kullanıldığında yumuşacık ve parlak saçlar elde ediliyor. John Frieada nın bu bugüne kadar kullandığım bütün ürünlerinden memnun kaldım doğrusu. Sarı saçlar için Go Blonder Şampuan ve saç kremi çıkmış,merak ettim saçlarım sarı olsa gidip alacağım hemen :) Canlandırıcı ve aydınlatıcı etkisi varmış.Papatya ve narenciye özü içeriyormuş.Doğal görünümü korurken daha açıkm tonlar elde etmeyi vaadediyor. Sarışın bayanlar deneyin ve tecrübelerinizi paylaşın lütfen :)
Bu kutunun bitmesine yakın Organix Biotin şampuan almıştım yani tekrar bunu almayıp onunla devam edeceğim.

Nuxe Huile Prodigiuse- Çok Amaçlı Kuru Yağ
En sevdiğim bakım  ürünlerinden biri daha. %100 e yakın doğal içerik, silikon ve mineral yağ içermiyor. Saça,vücuda ve yüze uygulanabiliyor. Kokusu bir harika ve kullandıktan sonra kesinlikle yağlı bir his bırakmıyor. Yaz sona erdi ve tenim bir hayli kurudu. Duştan çıktıktan sonra tüm vücuda rahatça uygulayacağım bu yağ benim için bir vazgeçilmez. Aldığımda yanında mini boyu hediyeydi.Seyahatlerde çok faydalı oldu. Duşta çıktığımda tek ürün ile neredeyse bakımın tamamını halledebiliyorum. Bu yağ için benim güzellik iksirim diyebilirim ;) 
Tabi ki tekrar alınacak!

Sebamed Roll-on Fresh
Yaz boyunca kullandım ve oldukça memnun kaldım. Transparan görünümde olduğundan leke bırakmıyor. Ayrıca Alüminyum içermemesi de tercih sebebim. Ferahlık etkisi ün boyu sürüyor ve ter kokusunu önlemede oldukça etkili. Ter kokusunu diyorum çünkü terlemeyi engellemiyor. Eğer çok terleyen bir yapınız varsa tercih etmeyin derim.
Tekrar alacağımı sanmıyorum başka markalar deneyeceğim.

Avene Eau Thermal- Termal Su Sprey
Hem nemlendirici hem canlandırıcı etkisi var. Mükemmel bir ürün. Yaz sıcağında çantadan çıkarıp bir puf sıkmak yeterli, taptaze,ferah ve serin bir cilt..Üstelik makyaj bazı olarak da kullanılıyor.Bu termal suyu bir eczacılık fuarında denemem için vermişlerdi. Eczacı olmanın avantajları; bir çok ürünü deneme şansım oluyor.
Yaza doğru tekrar kullanmak üzere alabilirim.





ÖNERİ
Kurumuş, soyulmuş dudakları canlandırmak için biraz vazelin sürdükte sonra dış fırçası ile hafifçe fırçalayın.Farkı göreceksiniz. Gece yatmadan diş fırçaladıktan sonra da yine dudaklarınızı hafifçe fırçalarsanız, dudaklarınız daha canlı ve dolgun görünecektir.

5 Eylül 2013 Perşembe

1. Doğum Günü Partisi

Gönderen Unknown zaman: 06:22 0 yorum
         Oğlumun 1 yaş doğum günü detaylarını yazacağımı söylemiştim. Gerçi biraz geç oldu ama olsun. Öncelikle temamız sevimli bir kaplumbağa idi. Gelecek misafir sayımız tahminen 25 civarı idi,evimiz epey geniş olduğu için Ata'nın en çok rahat ettiği yerde yani evimizde gerçekleştirdik partimizi.Kırtasiye malzemeleri satan bir dükkandan bu desenden kağıt tabak,bardak ve peçete aldım.Düz bebek mavisi plastik çatal kaşık ve bıçak,metalik renk beyaz ve mavi balonlar ve süslemeler için bir kaç malzeme daha aldım. Ayrıca içine şekerlemeler koymak için  minik kavanozlar satın aldım. İnstagram'da tanıştığım ve kısa sürede dost olduğum sevgili Miyozu tabaklardaki kaplumbağa deseninin bir çizimini hazırladı ve bu temadan su şişesi etiketleri, cupcake topperlar, minik kavanoz etiketleri,teşekkür kartı,afişler ve bayraklar yaptı, bana da sadece bunları gidip matbaada bastırmak ve kesmek kaldı. Miyozu nuın bloguna ulaşmak için TIK TIK.

        İkramlıklara gelince;iki gün önceden şeker hamurundan kurabiyeler yaptık annecimle. İlk denememizdi ve bence çok güzel oldular. Börek ve sarma sarıp dolaba attık.Ertesi gün de annem zetyinli ekmekçikler yaptı ama biz dayanamayıp yedik,mecburen tekrar yapmak zorunda kaldı. Akşam cupcakelerin keklerini pişirip süslemeye hazır hale getirdim ve misafirler gelmeden birkaç saat önce süslemelerini yaptım. Kremşanti yerine pasta malzemeleri satan bir yerden aldığım sıvı kremayı kullandım hava sıcak olmasına rağmen hiç bozulmadı. Ayrıca makarna salatası,mercimek köftesi,çikolata topları ve çikolatalı marshmellowlar diğer ikramlıklardı. Marketten baston şekerler,bonibon,minik renkli lokumlar,çikolatalar aldım ve bir tatlı büfesi yaptım. Aslında ev yapımı limonata da olsun istemiştim ama ona vaktim kalmadı. Pasta içinde bir pastane ile anlaştım. Bir de video hazırladım. Doğumundan bu yana fotoğraflarını içeren. Herkes çok beğendi videoyu. Hazırlarken fikir olsun diye internette bir kaç video izledim,hepsi de çok güzeldi ama müzikler hep ağlamaklı. Tanımadığım bebeklerin hikayelerini izlerken ben bile ağladım. O yüzden hareketli bir parça seçtim,ama yine de gözler doldu izlerken.

         Doğum günümüz çok güzel geçti,normalde akşam 8-9 gibi uyuyan minik prensim,sanki olacakları sezmiş gibi 6 gibi ufak bir şekerleme yaptı ve 7 de davet ettiğimiz misafirlerimiz geldiğinde enerjisi tavan yapmıştı. Kardeşimin dahiyane fikri olan konfeti faciası da olmasa daha da güzel geçecekti ama olsun o da güzel bir anı oldu. Mumları üflerken konfetiyi üzerimize doğru patlattı ve bütün yiyecekler,üstümüz başımız konfeti oldu. Misafirler gittiğinde evin her yanı  minik parlak kağıtlarla doluydu.
Misafirlerimize minik torbalar içinde teşekkür hediyeleri hazırladım,torbaların içine Ata'nın resminin olduğu bir magnet, minyatür bir oyuncak araba ve teşekkür kartımızı koydum.
Hediyelerden Ata'yı en çok mutlu eden ananesinin aldığı bisikletti. Gerçi ondan çok diğer çocuklar oynadılar.  Çok mutlu bir akşam geçirdi ve hiç sorun çıkartmadı. Gecenin sonunda da mışıl mışıl uyudu.

     Gerçekten çok heyecanlı ve eğlenceli bir koşuşturma oldu benim için. Oğlum koskoca BİR yaşına girdi. Zamanın nasıl bu kadar hızlı  geçtiğini hiç anlamadım. Oğlum geldi ,hayatımızdaki o boşluğu doldurdu ve bizi mutluluğa boğdu. İnşallah tüm yaşları sağlıklı,mutlu,huzurlu ve bizimle geçer.
Bunlar da doğum günümüzden kareler. Son fotoğrafta oğlum gönlünce pastasından yerken :) Postumuz burada son buluyor, önümüzdeki postta muhtemelen oğluşumun sünnet tecrübesini anlatacağım.
Herkese kucak dolusu sevgiler.












20 Ağustos 2013 Salı

Doğum günü telaşı

Gönderen Unknown zaman: 06:51 0 yorum


Bayram tatili bitti ama ben hala tatil modundan çıkamadım. Tatilde 4 gün Şile'de kaldık. Hamile bir arkadaşım eşi ve kardeşi,aynı şekilde ben,kardeşim,eşim ve oğluşum Ata yedi kişilik bir gruptuk,yoksa sekiz mi demeliyim. Tatilimiz epey eğlenceli geçti,Şile'ye bu ikinci gidişimdi bir kaç sene önce kış döneminde bir yerde balık yemiş ve eve dönmüştük. Bu sefer gezecek epey vaktimiz oldu. Kardeşimin kız arkadaşı Işık Üniversitesi'nde okuduğundan nokta atışı yaparak gezilecek görülecek yerleri,nezih mekanları tespit edip gitmemiz zor olmadı. Aklımda en çok kalan yer Doğa Gözleme & Mantı Evi, Tarkan da buraya gelip gözleme yemiş, hatta mantı evinin sahibi amcamız bu anı ölümsüzleştirip, çerçeveleyip duvarına asmış.İşte o fotoğraf :))Küçük şirin bir yerdi.Biz de burada soslu gözleme yedik,gerçekten de söylenilen kadar lezzetliymiş.



Dalgalı Şile sahillerinde yüzmek pek mümkün olmadı ama dalgalarla oynamanın da bu kadar zevkli olabileceğini düşünmemiştim. Sabah kalktığımızda hepimiz dayak yemiş gibiydik  o ayrı. Oğluşum da çok fazla zorluk çıkartmadı bize nöbetleşe baktık babasıyla. Artık bu yılın tatil sayfasını kapatmış olduk. Şile'ye giderken Viaport' a uğrayıp bir kaç alışveriş yaptım, aldıklarımı gelecek yazımda sizlerle paylaşacağım.
Bu arada İnstagramda herkesin boy boy  fotoğraflarını paylaşıp kapış kapış aldığı A101 deki cupcakeli kurabiyelik ve bardak altlıklarından alamadığım için kardeşimin ve eşimin başının etini yedim, mecburen bir A101 buldular ve ben de muradıma ermiş oldum. 

Aslında bloga Ata'nın doğum günü hazırlıklarından bahsetmek için yazacaktım. Malum 1 yaş doğum günü en önemli doğum günü. Doğumunda ve mevlütte çok fazla özen gösterememiştim,doğum günü için kolları sıvadım, neredeyse bir haftadır uğraşıyorum. Bayraklar, kürdan süsleri,su şişesi etiketleri, cupcake topperlar, gelen misafirlere hediye poşetleri vs. hemen hemen hepsini hazırladım. Bugün de şeker hamurundan kurabiyeler yaptım. İlk defa denememe rağmen güzel oldular, tabi burada annemin yardımlarının da katkısı büyük. Doğum günümüze iki gün kaldı ve heyecan dorukta, herşey çok güzel olmalı. Şu furyayı bir atlatayım doğum günü ile ilgili detayları ve kurabiye tarifini bir sonraki postta sizinle paylaşacağım.
Gelecek yazı da görüşmek dileğiyle. Musmutlu günler sizin olsun.

6 Ağustos 2013 Salı

Herkese Merhaba!!

Gönderen Unknown zaman: 04:01 0 yorum


ARTIK BEN DE BURDAYIM :))




CiciDukkan'ı İnstagramda sizlerle buluşturduğumdan bu yana 1 yılı geçti. Bu sayede yeni dostluklar,arkadaşlıklar,yepyeni tecrübeler çok çok güzel tavsiyeler edindim.

Şimdi de bu blogu açtım. Sizlerle alışveriş,makyaj,cilt bakımı,sağlık,tatil,eğlence,bebek bakımı,yeme-içme, kısacası yaşam hakkında bildiğim,gördüğüm,duyduğum herşeyi paylaşmak istiyorum. 

Amacım birlikte keşfetmek,eğlenmek ve paylaşmak. Umarım burda birlikte çok güzel vakit geçiririz.

Tanımayanlar, tanımak isteyenler, tekrar hatırlamak isteyenlere birazcık kendimden bahsedeyim.


86 yılının Sonbaharında dünyayla tanışan, tipik bir Terazi (astrolojiden anlamasam da), bal kaymak oğluşunun  annesi,mahallesinin eczacısı,cicidükkanın cicişi,pembeli morlu herşeye,cupcakelere bayılan,minik mutluluklar meraklısı,değişimi seven,deniz ve kuma aşık,bazen çok tertipli genellikle çok dağınık,unutkan;alışveriş delisi,Galatasaray sevdalısı,hiç vakti olamayan fakat sürekli yenilikler peşinde koşan taptaze bir blog sahibesiyim.


Sizlerle yenilikler paylaşmak, tecrübelerimi,mutluluklarımı,heyecanlarımı birlikte yaşamak için sabırsızlanıyorum.


Takip edenlere, destek verenlere, yüreklendiren, benimle birlikte yürüyen herkese sonsuz teşekkürler...




 

Pembe MOR Template by Ipietoon Blogger Template | Gift Idea